Brüt kâr marjı, 2020 yılında 43 baz puan artarak %35,2 olarak gerçekleşti. Daha yüksek ünite kasa başına net satış geliri ve etkin maliyet yönetimi, olumsuz paket dağılımını ve yedek parçaların 20 yıl olan faydalı ömrünün 10 yıl olarak değiştirilmesinin olumsuz etkisini telafi etti. Nakit akış riskinden korunma muhasebesinin 2019 yılındaki olumlu etkisi hariç bakıldığında, brüt kâr marjı 2020 yılında 250 baz puan artış gösterdi. Ek olarak, yedek parçaların faydalı ömürlerinde yapılan değişikliğin etkisi hariç bakıldığında ise yıllık marj artışı 335 baz puan oldu.
Faaliyet kâr marjı, 2020 yılında, faaliyet giderlerindeki tasarruflara ek olarak daha yalın bir ürün portföyü ile faaliyet gösterilmesi sonucunda raporlanan bazda 226 baz puan arttı ve %14,9 oldu. Nakit akış riskinden korunma muhasebesinin etkisinden arındırılmış olarak ve yedek parçaların faydalı ömründeki değişiklik hariç bakıldığında ise faaliyet kâr marjı 517 baz puan artış göstermiş oldu.
Net finansal gider, TFRS 16’ya ilişkin kiralama borçları dahil, 2019 yılında (335) milyon TL iken 2020 yılında (289) milyon TL olarak gerçekleşti. Türk Lirası’nın ABD doları karşısında %24 değer kaybetmesine rağmen (2019 yılında %13 değer kaybı yaşanmıştı) net finansal giderlerin geçen seneye göre azalması, kısa yabancı para pozisyonunun başarılı bir şekilde azaltılmasından kaynaklandı.
Türkiye operasyonlarının brüt kâr marjı nakit akış riskinden korunma muhasebesinin uygulanmamasından olumsuz etkilenerek 2020 yılında 282 baz puan daraldı ve %39,3 olarak gerçekleşti. Bu etki hariç bakıldığında Türkiyeoperasyonlarının brüt kâr marjı 2020 yılında 169 baz puan artış gösterdi. yedek parçaların faydalı ömürlerinde yapılan değişikliğin etkisi hariç bakıldığında ise yıllık marj artışı 193 baz puan oldu.
Faaliyette bulunduğumuz ülkelerde karşı karşıya kalınan zorlu koşullara rağmen, brüt kâr marjı 2020 yılında, etkin maliyet yönetimi ve daha yüksek satış fiyatlarının desteği ile 360 baz puan artışla %32,2 oldu.
Konsolide FAVÖK marjı 2020 yılında, gelir büyümesi yönetimine olan bağlılığımız ve disiplinli bir şekilde yürütülen maliyet kontrol mekanizması ile 282 baz puan artışla %21,8 olarak gerçekleşti ve tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşmış oldu. Türkiye operasyonunun FAVÖK marjı (diğer gelir/gider etkisi hariç tutulduğunda) raporlanan bazda 108 baz puan daralırken, nakit akış riskinden korunma muhasebesinin etkisi hariç bakıldığında ise 343 baz puan artış göstermiş oldu. Uluslararası operasyonların FAVÖK marjı (diğer gelir/gider etkisi hariç tutulduğunda) 489 baz puan artışla %24,3 oldu.